
Sabah sabah kafamı yastıktan kaldırdım ama ruhum hâlâ yatakta. Bi kendime geleyim dedim, su içtim, pencereyi açtım, derin nefes… Ama yok. İçimde bir eksiklik. Sonra parmaklarım kendi kendine Slotter ’a gitti. Bi umut, bi heyecan… Derken karşıma çıktı: Great Rhino. Dedim bu ne ya? Gergedanlı slot oyunu mu olur?
Tıkladım. Bi tıklamayla film başladı. Ama böyle belgesel değil ha… Resmen National Geographic’in “Zenginlik Edisyonu.” Ortalıkta filler, timsahlar, flamingolar dolanıyor ama asıl olay: o devasa gergedan. Gelip geçerken ekranı sarsıyor. Dedim “tamam, burda bi iş var.”
O Gergedan Var Ya, Şaka Değilmiş
Great Rhino deyince başta “ya bi hayvan teması işte” diye küçümsedim. Ama sonra baktım ki, hayvanlar değil olay, olay onların ruhu. O gergedan bi yürüyor, sanki cebinden para döküyor. Ve bu para öyle kuruş kuruş değil. Bildiğin “al şunu, bir tur daha at” kıvamında.
Oyunun mekaniği öyle hoşuma gitti ki… Bi çarpan geliyor, bi özellik tetikleniyor, hoop ekranın rengi değişiyor. Yani böyle sıradan döndür-geç değil. Her çevirmede bi beklenti var. “Acaba bu sefer gelir mi?” diye oturduğum koltukta gerildim yeminle. Ama tatlı bi gerilim bu. Keyifli olanından.
Slotter Olmadan Bu Safari Eksik Kalırdı
Bak şimdi… Great Rhino güzelse, Slotter onu mükemmel yapan platform. Çünkü burda oyun yağ gibi akıyor. Ne donma, ne kasma… Hop diye yükleniyor, tık tık çeviriyorsun. Bi de bonus sistemleri yok mu… Oyuna girerken hoş geldin hediyesi veriyorlar resmen. Şımartıyorlar insanı.
Great Rhino’yu ilk orda oynadım zaten. Dedim “deneyeyim şunu bakalım”. Sonra bırakamadım. Çünkü kazandırıyor be kardeşim. Küçük küçük geliyor ama arkası kesilmiyor. Bazen de öyle bi patlatıyor ki… Koltuktan zıplatıyor seni. İşte o an diyorsun: “İyi ki Slotter’da başlamışım.”
Belki de Kazanç, Cesaretin Ödülüdür
Hayat gibi ya bu oyun. Bi yerden sonra sadece çevirmiyorsun, hissetmeye başlıyorsun. Hangi sembolün ne zaman geleceğini kestiremiyorsun ama içinden bi ses diyor: “Hadi be… bi kere daha dene.” Ve deniyorsun. Çünkü Great Rhino sana boş umut vermiyor. Yavaş yavaş seni hazırlıyor, sonra tam zamanında veriyor hakkını.
Kazandığında bi rahatlama, kaybettiğinde bi öğrenme bırakıyor. Her iki durumda da bi tecrübe. Ve o tecrübe, seni biraz daha güçlü yapıyor. Az daha sabırlı, az daha istekli.
Son Cümleyi Patlatalım
Belki de bu gergedan, sadece ekranın içindeki bi figür değildir. Belki senin içindeki gücün, sabrın, şansın sembolüdür.
Ve kim bilir… Belki bir spin uzakta duruyordur o büyük fırsat.